Çocuklar oruçlarını camide açtı

Denizli Genç Kızılay Pamukkale gönüllüleri, “Çocuklarla camide iftar bir başka güzel” diyerek anlamlı bir etkinliğe imza attı.

Pamukkale Genç Kızılay, Osmanlı’dan kalan tohumları yeşertmek için “Çocuklarla camide iftar bir başka güzel” etkinliğini Delikli Çınar Camisinde gerçekleştirdi. Cami iftarında birlikte açılan oruçların ve Teravih namazının ardından Bosna Hersek’e özgü olan, camideki çocuk ayakkabılarına hediyeler bırakma geleneğini de yaşatıldı.

Etkinlik hakkında bilgi veren Pamukkale Genç Kızılay Başkanı Baki Kahveci, “Osmanlı döneminde camiler, toplum hayatının merkeziydi. Camiler, sadece ibadet yerleri olarak değil, aynı zamanda eğitim merkezleri olarak da işlev görürdü. Medreseler, yüksek eğitim ve öğretim kurumu olarak camilerin bünyesinde yer alırdı. Ayrıca, devlet kararlarının halka duyurulduğu mekanlar olarak da kullanılırdı. Bugünün adliyesi olarak kullanılması da camilerin önemli işlevlerinden biriydi. Bu nedenle, camiler, Osmanlı toplumunda sosyal, kültürel ve eğitici yaşamın merkeziydi. Bizlerde bu etkinlikte caminin Müslümanları birleştirdiği gibi çocuklar ve gönüllülerle bir olduğumuz güzel bir etkinlik gerçekleştirdik. Programın en dokunaklı anlarından biri akşam ezanının ardından çocuklar, gönüllüler, cami cemaati ve hocalarında aralarında olduğu büyük bir iftar sofrasında caminin manevi atmosferinde birlikte iftar yapmanın verdiği huzurdu. Genç Kızılay Pamukkale, bu geleneği Denizli’de yeşerterek geçmiş ile gelecek arasında köprüler kurmanın ve özünde daha güçlü bir toplum oluşturmanın önemini bizlere gösterdi. Bizlerde Pamukkale Kızılay olarak Denizli’de başlattığımız bu geleneği her Ramazan’da yerine getirmeye niyet ettik” diye konuştu.

Pamukkale Kızılay Şube Başkanı Abdullah Şencan ise bu özel etkinliği “Gönüllülerimizin katkıları ve katılımcıların dayanışma ve yardımlaşma ruhunu bir araya getirdiği unutulmaz bir anı” olarak nitelendirdi. Şencan, “Bu geleneğin asli amacı, çocukların namaz kıldıkları yerde, ayakkabılarının içine küçük hediyeler bırakarak onların yüzlerindeki tebessümü görmek ve bu mutluluğu onlarla paylaşmak” dedi.