İncir, zeytin ve arı ürünleri moleküler incelemesi tamamlandı
Ge bu ürünlerin kanser ve tümör türlerini önleyici ve tedavi edici özelliğe sahip olduğunu açıkladı.
Çalışmalarını başta Aydın ürünleri olmak üzere daha çok Ege’nin endemik bitkileri üzerinde sürdüren Karya Farma HBX Ar-Ge Kurucusu Hakan Başlık, yıllardır süregelen incir, zeytin ve arı ürünleri üzerinde yaptıkları moleküler düzeyde incelemeler sonucunda kanser ve tümör türlerinin önlenmesi ve tedavisi için önemli bir buluşa imza attıklarını açıkladı. Adnan Menderes Üniversitesi Teknokent bünyesinde yürüttüğü 18 spesifik buluşa imza atan Başlık, bu çalışmalarla Türkiye’nin bilim dünyasına katkılarda bulunmayı hedeflediklerini kaydetti. HBX-HYC323 (2020/03476) patent numarasıyla Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından onaylanan bu çalışmanın, farmasötik ve nutrasötik bir bileşim olarak bilim dünyasında dikkat çekmeyi başardığı belirtildi.
Yaptıkları çalışma hakkında bilgi veren Başlık, geliştirdikleri bileşimin toksik etkilerden arınmış ve sağlıklı hücrelere zarar vermeden tümör hücreleri üzerinde etkili bir tedavi yöntemi sunduğunu belirterek “Bu bileşim, yalnızca kanser hücrelerine odaklanarak çevredeki sağlıklı dokulara zarar vermiyor ve aynı zamanda bağışıklık sistemini destekleyen doğal içeriklerden oluşuyor. Çalışmalarımızda Tin ve Nahl surelerinin mana ve tefsirleri bize yol gösterici oldu. İncir ve zeytinin şifa özelliklerinin bilimsel olarak uzun süredir inceliyoruz. Kanser tedavisinde toksik yan etkileri minimize etme hedefiyle çalışmalarımız devam edecek” dedi.
Başlık ayrıca, projenin Türkiye’de sağlık alanında önemli bir yenilik sunduğunu vurgulayarak, “Bu çalışmamızla hem hastaların yaşam kalitesini artırmayı hem de doğal ve sürdürülebilir bir tedavi yöntemi sunmayı amaçlıyoruz. İncir, zeytin ve arı ürünlerinden elde edilen moleküllerin sinerjik etkisi sayesinde, kanser tedavisine yeni bir bakış açısı kazandırmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Karya Farma HBX Ar-Ge Bilim Kurulu Üyesi Yüksek Biyomühendis Bürde Şimşek, çalışmanın bilimsel altyapısını ve potansiyel etkilerini değerlendirdi. Şimşek, “İncir, zeytin ve arı ürünleri, tarih boyunca şifa kaynağı olarak görülmüştür. Ancak bu ürünlerin moleküler düzeyde bir araya getirilerek farmasötik bir bileşim oluşturması, kanser tedavisi için çığır açıcı bir gelişmedir. Bu bileşim, hem antioksidan hem de antitümör özelliklere sahip olmasıyla öne çıkıyor” dedi.